30 Mayıs 2009 Cumartesi

X Işınlarının Osmanlı'daki Tatbikatı - Tabib Es'ad Feyzi


Alman fizikçi Wilhelm Conrad Röntgen (1845-1923) tarafında keşfedilen X ışınları, Medicine’s 10 Greatest Discoveries (Tıp’ın en büyük on keşfi) adlı eserde tıp sahasındaki en önemli ilk on keşif arasında gösterilmektedir [1]. 28 Aralık 1895 senesinde Wüzburg Bilimler Akademisi’nde “Leber eine neue Art von Strahlen (Yeni bir ışın üzerine)” isimli makalesiyle, bu keşfi ilim camiasına duyurmuştur.

Keşfin açıklandığı sıralarda Berlin’de tahsil yapan Dr. Ziya Nuri Birgi (1872-1936), Mekteb-i Tıbbiye-i Mülkiye’nin yayını olan Vekay-i Tıbbiye’ye gönderdiği “İcmal-i Tıbbi” (27 Kasım 1895) ve “Muallim Röntgen’in X Eşiası Hakkında Mütalaat” (27 Aralık 1895) başlıklı yazılarında bu keşiften bahsetmektedir. Bir süre sonra Prof. Dr. Goldsteine’ın X ışınları hakkındaki makalesini Türkçeye tercüme ederek meslektaşlarına gönderdi ve bu keşif vasıtasıyla iç organlarda ortaya çıkan değişimleri ve urların tesbit edilebileceği ümit edilmekteydi [2].

Ayrıca Servet-i Fünûn’da “Dersaadet’te Röntgen Usulüyle Fotoğraf Ahzı” (2 veya 3 Temmuz 1896) başlıklı yazıda, Mekteb-i Sultanî riyaziyat muallimlerinden Mösyö Leon Isoard bir cüzdan içerisindeki metal paraların ve 11 yaşındaki oğlunun elinin röntgen filmini elde etti [2].


Mekteb-i Tıbbiye-i Şâhâne Hikmet-i Tabi’iyye (fizik bilgisi) Mu’allimi Mu’âvini ve Serîriyyât-ı Hâriciye Röntgen Şu’â’âtı Mütehassısı Tabîb Yüzbaşı Es’ad Feyzi


Esad Feyzi Bey (1874-1901 veya 1902) Tıbbiye İdadisi’nden itibaren fiziğe özel bir ilgisi vardı. Mekteb-i Tıbbiye-i Askeriye-i Şahane’deki fizik hocası Antranik Paşa, kimya hocaları Dr. Vasil Naum Paşa ve Dr. Ali Rıza Bey ve jeoloji hocası İbrahim Lütfü Bey’den çok istifade etmişti [3, s. iv]. Askeri Tıbbiye’de son sınıfta iken Semaine Médicale’de Prof. C.M. Garielin’in “Les Recherches du Prof. Roentgen et la photographie à travers les corps opaques” makalesini okumuştu. Okuduklarını pratiğe geçirmek için Askeri Tıbbiye Fizik Laboratuvarındaki Crookes tüpü, Ruhmkoff bobini ve kuvvetli bir batarya kullandı [3]. İlk denemede İstanbul Tıp Fakültesi profesörlerinden Akil Muhtar Özden de (1877-1949) bulunmaktadır. Özden ilk deneme hakkında şunları yazmaktadır: “Bir (fotoğraf camı) birkaç kat siyah kağıtla örtülü olarak masanın üstüne kondu. Tüp yerleştirildi. Camın üstüne de ben elimi koydum… Nihayet zaman kafi görüldü. Hemen koştuk, karanlık odaya tıkıldık. Resmi tab ettik. Türkiye’de X-ışını ile ilk radyografi yapılmıştı. Elimin kemikleri fark ediliyordu. Benim o anda uzun boylu, sevimli yüzlü, zeki gözlü Esad Feyzi için hissettiğim sevgi ve hayranlığı tasvir edemem. Sonra başka ellerin de resimleri alındı” [4, s. vi].

1897 senesinde patlak veren Osmanlı-Yunan savaşında, Teselya’dan İstanbul’a nakledilen ağır yaralılar geçici olarak Yıldızdaki Askeri Hastahaneye yatırılırlar. Son sınıf öğrencileri Esad Feyzi ve arkadaşı Rıfat Osman cerrah Cemil Paşa’ya bir dilekçe verirler. Dilekçede şunlar yazılıdır: “Yaralı Osmanlı Gazileri’nin yüce Yıldız Hastahanesi’nde tedavi altına alınacakları minnet ve şükranla okunduğundan Askeri Tıbbiye’nin fizik laboratuarında bulunan ve az noksanı olan, bilinmeyen şualar cihazının adı geçen yüce hastahaneye nakli ile, bedenin derinliklerinde yeri bilinmeyen mermi parçaları ile çeşitli durumlarda meydana gelen kemik kırıklarının mahiyetlerini tayin için adı geçen cihazın tarafımızdan kullanılmasına ve bu suretle X ışınları ameliyesi şerefinin medeniyet dünyasında Osmanlı Tıbbı’na verilmesine ve yaralıların uzun acılarından kurtarılmalarına lütfen zat-ı ali-i üstadenelerinin tavassut buyurmasını arz ve istirham ederiz. Esad Feyzi, Rıfat Osman”. Cemil Paşa talebi yerine getirir ve Yıldız Hastahanesi’nde ilk olarak sağ bilek kemiğine şarapnel saplanmış Boyabatlı er Mehmet Efendi’nin röntgeni çekilir. Cemil Paşa bu röntgene göre şarapneli çıkarmıştır. Bu röntgen filmi Cemil Paşa tarafından Sultan Abdülhamid Han’a takdim edilmiştir [4, s. vi].

Boyabatlı Er Mehmet Efendi röntgen çekilirken

1897 senesinde yüzbaşı rütbesiyle Tıbbiye’den mezun olan Esad Feyzi, burada ilm-i hikmet-i tabiye ve ilm’ül-arz ve ilm’ül-maadin derslerini vermeye başladı. Röntgen ışınlarını tanıtarak Tıbbiye’nin ders programına dahil olmasını sağladı. Ayrıca Baş Cerrah Cemil Topuzlu Paşa’ya ricada bulunarak cerrahi bölümünde “Röntgen Şu’a’atı il Muayene Şubesi” adında bir şubenin açılmasını sağlar [4, s. ix].

İlk eserini öğrencilik yıllarında hocasından aldığı dersin notlarından ve Fransızca kaynaklardan istifade ederek İlm-i Arz ve İlm-i Maadin adıyla 1895 senesinde neşretti. İkinci eseri röntgen üzerine elde ettiği bilgileri ilim camiasına kazandırmak için 1898 senesinde yazdığı Röntgen Şu’â’âtı ve Tatbikat-ı Tıbbiye ve Cerrahiyesi isimli el yazmasıdır. Bu eserinde elektrik, tüpler, X ışınları, röntgen çekimi, banyo tekniği, tıp ve cerrahi sahasında çeşitli uygulamalar hakkında bilgiler vermektedir [4, s. xi].


Levha-i Lemeân (Işıldama levhası) [4, s. 80]

Eserin son kısmında X ışınlarının muhtelif tatbikatı hakkında malumat vardır. Buradaki bilgilere göre X ışınları [4, s.155-169]:
  • Kurşun ve top parçalarının bedendeki yerlerinin tayininde
  • Özellikle çocuklarda rastlandığı üzere yemek borusuna kaçan yabancı cisimlerin yerlerinin tayininde
  • Vücudun herhangi bir bölgesine batan ve kırılan iğne, tığ gibi cisimlerin yerlerinin tayininde
  • Kırık, burkulma ve eklem çıkıkları tedavisinde
  • Kemik hastalıklarının (kemik zarı iltihabı, kemik iltihabı, ilik iltihabı, kemik tüberkülozu, kas tüberkülozu, kemik sertleşmesi gibi) tanısında
  • El ve ayak çarpıklıklarının incelenmesinde
  • Böbrek ve mesane taşlarının teşhisinde
  • Uterus'taki fetus'un doğum öncesi ya da doğum zamanındaki durumu ve pozisyonunun tesbiti
  • Adli tıp sahasında
  • Gerçek elmasın sahte elmastan tefrikinde
  • Posta aracılığıyla gönderilenlerin incelenmesinde
kullanılabilir.

Marîzin Ta'yîn-i Vaz'iyeti (Hastanın duruşunun ayarlanması) [4, s. 110]

Bildiğim kadarıyla X ışınlarının tıp sahasında kullanımı ile alakalı ilk kitap William J. Morton tarafından 1896 senesinde neşredilmiştir [5, 6]. Esad Feyzi Bey, Röntgen'in keşfinden birkaç ay sonra uygulama yapması ve kısa bir süre sonra da Türkçe literatüre böyle bir eser kazandırması takdire şayandır.

Bu yazma eseri günümüz Türkçe’sine kazandıran Prof. Dr. Aytekin Besim ve eserin basılmasına sponsor olan Murat Balkan beylere teşekkürlerimi sunuyorum.


Referanslar

[1] Meyer Friedman ve Gerald W. Friedman, Medicine's 10 Greatest Discoveries, Yale University Press, 1998, s. 115.

[2] Nuran Yıldırım, “Röntgenin Keşfinden Sonra X Işınlarının İstanbul'a Yansıması ve İlk Uygulamalar”, Toplumsal Tarih, Mart 2008, s. 70-73.

[3] Yeşim Işıl Ulman, Gerry Livadas ve Nuran Yıldırım, “The pioneering steps of radiology in Turkey (1896–1923)”, European Journal of Radiology, No. 55, 2005, s. 306–310.

[4] Esad Feyzi, Röntgen Şu’â’âtı ve Tatbikat-ı Tıbbiye ve Cerrahiyesi, Ed. Aytekin Besim, Haz. Metin Ünsal ve Bekir Koç, Ankara, 2006.

[5] Charles E. S. Phillips, Bibliography of X-ray literature and research (1896-1897), London, 1897, s. 33

[6] William J. Morton, The X-Ray Or Photography of the Invisible And Its Value in Surgery, New York, 1896

23 Nisan 2009 Perşembe

Ahmet Cevdet Paşa'nın Tıp Tarihi Derlemeleri

Osmanlı son döneminin önde gelen şahsiyetlerden biri olan Ahmed Cevdet Paşa (1822-1895), çok yönlü kişiliği ile bilinmektedir. Hukukçu kimliği ile Mecelle-i Ahkâm-ı Adliyye heyeti reisliği yapmış, tarihçi ve sosyolog kimliği ile Tarih-i Cevdet, Tezâkir, Ma’ruzât ve Kısas-ı Enbiyâ ve Tevârih-i Hulefâ, eğitimci kimliği ile Kavâid-i Türkî, Mecmua-i Âliye, Mi’yâr-ı Sedâd ve Âdâb-u Sedâd fi-İlmi’l-Âdâb eserlerini kaleme almış ve devlet adamı kimliği ile vâlilik, nâzırlık, yüksek meclis âzâlığı gibi görevlerde bulunmuştur [1,2]. 

Ahmed Cevdet Paşa’nın Sultan II. Abdülhamid’e sunulmak üzere hazırladığı tıp tarihi ile ilgili evrakın transkripsiyonu Ahmet Zeki İzgöer tarafından yapılarak Yeni Tıp Tarihi Araştırmaları dergisinde neşredilmiştir [3]. 


Evrakta mikroplarla ilgili bölümün ilk sayfası

Evrakta kolera, veba, zehirler ve mikroplar hakkında malumat bulunmaktadır. Aşağıdaki yazılar evrakın veba ve mikroplar ile ilgili kısımlarındandır:

Ashâb-ı kirâmın vebâ hastalığı hakkında vâki olan muâmelerinin arz-ı atebe-i ulyâ kılınması şifâhen şerefyâb-ı telakkî olduğum emr-u fermân-ı hümâyûn-ı hazret-i Hilâfet-penâhî îcâbı celîlinden olmağla mazbata ve mâ-hazar olan mâlumât-ı kemterânemin bervech-i âtî arzına ibtidâr olunur. 

Vebâ maraz-ı âm yani umûmî bir hastalık demekdir. Tâ’ûn’a vebâ denildiği gibi bazen bi’l-akis ale’l-umûm vebâya dahi tâ’ûn denilür.

Meşâhir-i muhaddisînden İbn Esir’in ve diğer muhaddisînin beyanlarına göre Şam’da hicret-i Nebeviye’nin on sekizinci senesi pek şiddetli bir vebâ hastalığı vukû’ buldu. Ekâbir-i ashâb-ı kirâmdan pek çok zâtlar fevt oldu. İbtidâ Amvas karyesinde zuhûr ettiğinden bu vebâya tâ’ûn-ı Amvas denildi.

"Emîru’l-Mü'minîn Ömer bin el-Hattâb radıyallâhu anhü’l-Vehhâb hazretleri Şam'daki ashâb-ı kirâmın hallerini tahkîk etmek üzre Medîne-i Münevvere'de bulunan muhâcirîn ve ensâr ile birlikde cânib-i Şam'a azimet eyledi. Serg nâm karyeye vürûdunda ümerâ-yı Şam ya’ni aşere-i mübeşşereden emîru’l-ümerâ olan Ebû Ubeyde bin el-Cerrâh ve rüfekâsı olan Halid bin Velid ve Zeyd bin Ebî Süfyan ve Şurahbil bin Hasene ve Amr bin el-Âs radıyallâhu anhüm hazerâtı ana karşu geldiler ve Şam'da vebânın şiddetini beyân etdiler. Hazret-i Ömer: "Bana muhâcirîn-i evvelîni çağır" deyü Abdullah bin Abbas radıyallâhu anh hazretlerine emretmekte o dahi anları çağırmış, geldiklerinde Hazret-i Ömer anlara Şam'da vebâ vukû’ bulduğunu haber vermiş ve Şam'a varmak yâhûd geri dönmek husûsunda anların re'yini sormuş ba'zıları:  "Sen buraya rızâ-i  Bâri içün geldin. Buna bir şey mâni’ olamaz" deyüp ba'zıları da: "Bakıyye-i nâs yâ’ni ashâb-ı Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem seninle berâberdir. Anları bu belâya sevketmenizi re'y etmeyiz" deyü geri dönmek re'yinde bulundular. Hazret-i Ömer anlara: "Siz kalınız" dedi ve: "Bana ensârı çağır" deyü Abdullah bin Abbas'a emretdi.

Ensâr gelüp anlar da ol vechile ihtilâf edince Hazret-i Ömer anlara da: “Kalkınız” dedi ve: “Bana feth-i Mekke senesi muhacirlerinin ihtiyarlarını çağır” deyü İbn-i Abbas'a emretdi. Anlar gelüp bi’l-ittifak geri dönmeği re'y etdiler. Bu cihetle geri dönmek şıkkında ekseriyet-i ârâ vukû’ buldu. Hazret-i Ömer dahi yarın ale's-sabâh avdet olunacağını i’lan etdi. Rüfekâsı dahi sabâhleyin binüp avdete âmâde oldular. Ebû Ubeyde Hazret-i Ömer’e: “Allah’ın kaderinden firâren mi dönüp gidiyorsun?” deyince Hazret-i Ömer: “Yâ Ebâ Ubeyde! Kâşki bu sözü senden başka biri söyleseydi. Evet! Allah’ın kaderinden Allah’ın kaderine firar eyleriz. Senin bir deven olup da bir yakası otu bol ve diğer yakası kahtlık olan bir vâdîye inse sen anı otu bol olan tarafda otarırsan Allah’ın kaderiyle otarmış olursun ve kahtlık tarafında otarırsan Allah'ın kaderiyle otarmış olursun değil mi? Bana haber ver” dedi. Aşere-i mübeşşereden Abdurrahman bin Avf radıyallahu anh hazretleri li-hâcetihî bir mahalle gitmiş idüğünden zikr olunan meşveretde bulunmamış idi. Bu esnada geldi. Bu ihtilâf itdiğiniz mes’eleye ilmim var. Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem hazretleri: “Bir yerde tâ’ûn olduğunu işitdiğinizde oraya gitmeyiniz ve bulunduğunuz yerde vukû’ bulursa andan firâren çıkmayınız” der iken işitdim, dedi. Hazret-i Ömer dahi kendüsünün ve ekser-i ashâb-ı güzînin ictihâdlarının hadîs-i şerîfe muvâfakatinden nâşî Cenâb-ı Hakk’a hamd etdi. Ba’dehû dönüp Medîne-i Münevvere’ye gitdi” deyü Abdullah bin Abbas rivâyet eylemişdir.

Bu rivâyetin isnâdı sahîhdir. Zîrâ anı İmâm Buhârî aleyhi rahmetü’l-Bârî ve İmâm Müslim aleyhi rahmetü’l-Mün’im Sahîh’inde îrâd eylemişdir.

….

Pastör’ün keşfiyyâtından mâdûd olan mikrob usûlünce suların yüz dereceyi tecâvüz edecek kadar kaynadılması tavsiye olunuyor.

Hâlbuki lisân-ı Arabî’de mikroblara cerâsîm denilür ve etıbbâ-yı Arab tarafından cerâsîmin ihlâki içün suların mükerreren galeyâna getürülmesi tavsiye olunuyordu. Hattâ etıbbâ-yı Mısrıyye’den meşhûr İbn Rıdvan’ın bu bâbda 460 sene-i hicriyesinde cerâsîmden bahs ile bu bâbda mübalâğa ederek cerâsîmi ilhâk içün suyu uzun müddet müstemirren kaynatmak lâzım olduğunu beyân etmiş olduğu Mısır’da tab’ olunan el-Müeyyed gazetesinin bu kere Dersâdet’e vârid olan 1188 numerolu nüshasında tafsîl olunmuştur.

Ol asırlarda ümm-i medeniyet olan Bağdad’da dahi sıuların cerâsîmden tathîri efkârı olduğuna şu kıssa delâlet eyler ki hulefâ-yı Abbâsiyye’den 575 senesinde câlis-i serîr-i hilâfet-ü saltanat olup hilâfeti 47 sene kadar mümted olan İmâm Nâsır’ın içeceği sular Bağdad’ın üst tarafında yedi sâ’at mesâfesi olan mahalden hayvânlar ile nakl olunup yedi def’a kaynatdıktan sonra su kaplarına konup içermiş.


Sâhih-i Buhârî’de Hazret-i Peygamber’den rivâyet edilen hadîsin tercümesi:

Üsâme İbn-i Zeyd radiyallahu anhumâ’dan gelen rivâyete göre, Üsâme’ye:
      - Tâûn hakkında Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’den ne duydun? Diye sorulmuş. Üsâme de:
      - Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’in şöyle buyurduğunu işittim, demiş:
      -Tâûn bir azâbtır. Benî İsrâil’den bir kavme, yahut sizden önce geçen bir ümmete gönderilmiştir. Siz bir yerde o(nun çıktığı)nı duydunumuz mu, o tâûnlu yere gitmeyiniz!. İçinde bulunduğunuz bir yerde tâûn zuhûr ederse, ondan kaçarak oradan çıkmayınız!. 

Hadîsin îzâhında Kâmil Miras şunları yazmaktadır: Peygamber Efendimiz’in bir azâb, bir âfet olmak üzere tavsîf buyurduğu bu müstevlî hastalıklara karşı korunma şekli, bugünkü tabâbetin karantinasıdır [4]. 

Referanslar

[1] Ahmet Şimşirgil ve Ekrem Buğra Ekinci, Ahmed Cevdet Paşa ve Mecelle, İstanbul, 2008, s. 46-47.

[2] Ekrem Buğra Ekinci, İslâm Hukuku Tarihi, İstanbul, 2006, s. 236.

[3] Ahmet Zeki İzgöer, “Ahmed Cevdet Paşa’ya Ait Bazı Tıp Belgeleri”, Yeni Tıp Tarihi Araştırmları, c. IV, 1998, s. 237-243.

[4] Abdi'l Latifi'z Zebidi, Sahîh-i Buhârî Muhtasarı, Tecrîd-i Sarîh tercemesi ve şerhi, cild IX, Ankara, 1984, s. 206-207.

31 Mart 2009 Salı

Bâleybelen’den Esperanto’ya


Sun'î lisân (artificial/constructed language) denildiğinde aklımıza ilk olarak Esperanto gelmektedir. Lâkin Esperanto’dan yaklaşık üç asır evvel, Bâleybelen dil bilgisi kitapları, sözlüğü ve kendisiyle yazılmış onlarca kitapla mevcuttu. Peki insanlar tabiî yollarla elde ettikleri lisânlar dururken neden yeni bir lisânın inşasına girişmişler? Yapma dillerin oluşturulma sebeplerinin başlıcaları şunlardır: Belli bir grup arasında bilgileri aktarmak ve farklı milletten insanların kolay öğrenebilecekleri bir dil vasıtasıyla haberleşmeyi kolaylaştırmak.

Bâleybelen…

Mustafa Koç Bâleybelen’in esaslı bir incelenmesini yaptı ve 2005 senesinde Bâleybelen – İlk yapma dil [1] başlıklı eseri neşretti. Eserde dilin grameri ve sözlüğü bulunmaktadır. Eserden özetlediğim bilgileri aktarıyorum.

Edirne’de doğan Muhyî-i Gülşenî (935-1013 / M. 1528-1604) burada Üçşerefeli ve Bayezid medreselerini tamamladı. Ardından öğreniminin son aşamasını Sahn-ı Seman’da tamamlamak için İstanbul’a geldi. Ebussuud Efendi ve Gelibolulu Sürurî gibi devrin meşhur ilim adamlarının derslerini takip etti. Gülşenî, Nakşî ve Ahrarî sufîleriyle irtibat kurdu [2]. Muhyî ile Ebussuud Efendi yakın ilişki içindeydi. Derslerine devam ettiği Ebussuud Efendi’yi övgüyle bahseden Muhyî onun hakkında şöyle demektedir: “İster tefsir, ister tevil ister ilm-i sûfiyeden o kadar nevâdir beyan ederlerdi ki eğer onları ömrümde tafsil edip tahrir edeydim, kifayet ederdi”. Ebussuud Efendi tarih düşürmedeki maharetinden dolayı Muhyî’ye “sâhib-i târîh” diye hitap etmekteydi [3].

Eserleri arasında Reşehât Tercümesi, Ahlâk-ı Kirâm, Şerh-i Hadîs-i Cibrîl, Şerh-i Hadîs-i Erbaîn, çeşitli Divan’lar ve Bâleybelen üzerine yazdığı eserler vardır [4].

Muhyî, kendisini “zebân-zede-i ebkemân” (dilsizlere dil veren) olarak tanımlamaktadır. Söz dizimi, Arapça esas alındığında “Lisânü’l-Muhyî” tamlamasına karşılık “Bâleybelen” karşılık gelir. Muhyî, Arapça tamlamanın karşılığı olan “Bâleybelen” ismini kullanmakta ısrarcıdır [5].

1805 senesinde Rousseau, Halep’te özel bir kütüphanede gördüğü ve mahiyetini anlayamadığı bir yazmanın giriş sayfasının kopyasını Hammer’e gönderdi. Hammer da fikrini almak için Silvestre de Sacy’e (1758-1838) gönderdi. Sekiz yıl sonra, Sacy Bâleybelen’i bir makalesiyle ilmi camiaya tanıttı. Ancak bu dilin kaybolmuş bir millete veya Doğu kabalistlerinin gizli bir dili olduğunu düşünmüştü. Büyük bir sabırla dili çözümlemeye uğraştı. Başka bir Doğu araştırmacısı Alessandro Bausani, Sacy’e atıflarla dile dikkat çekti. Bausani, bu dilin oluşumunu Fazlullah Esterabadî’nin kurucusu olduğu Hurufîlik ekseninde değerlendirdi. 1974 senesindeki eserinde, Bausani Bâleybelen’i ilk yapma dil olarak nitelemektedir. Bâleybelen’in Türkiye’de tanınması ilk olarak, 1966 senesinde Midhat Sertoğlu’nun Hayat Tarih Mecmuası’nda neşrettiği bir makaleyle oldu [6].

Osmanlı müelliflerinden, Hüseyin Kefevî Râznâme’sinde, Gelibolulu Âlî (1541-1600) Künhü’l-Ahbâr’da, Nev’îzâde Atâî (1583-1635) Şakaik zeyli Hadâku’l-hakaik’te ve Kâtip Çelebi (1609-1657) Fezleke’de Bâleybelen’e temas eder [7].

Muhyî oluşturduğu dil hakkında şunları dile getirmektedir: “Öyle müstakil bir dil oluşturdum ki böylesini ademoğlu yapmadı. Türkçe ve Farsça’yı bu dile aktardım, Arapça’nın dizilişini kullanarak bu binayı sağlamlaştırdım”.[8]

En az emek ilkesinin işletilmeye çalışıldığı Bâleybelen’de, Arapça’da bulunan tensiye (ikil), müennes (dişil), kural dışı çokluk şekilleri gibi yapılara yer verilmez. Kelime köklerinin belirlenmesinde ilham ve diğer dillerden yapılan alıntılar esas alınır. Bâleybelen’in söz dizimi Arapça’dan, kelime gruplarında Farsça’dan, genel yapı bilgisinde Türkçe ve Farsça’dan yararlanılmıştır. Ural-Altay, Hint-Avrupa ve Sami dilleri ayıklanarak Bâleybelen oluşturulmuştur. Bâleybelen’de kullanılan alıntı kelimeler düşük bir yüzdeyi teşkil etmektedir [9].

Muhyî bu dili oluştururken yazı ve konuşma dili olarak kullanılmasını göz önünde tutmuştur. Bundan dolayıdır ki, dili anlattığı eserde ses hadiselerine yer verir. Gramer kaidelerini anlattığı eserleri Osmanlı Türkçesiyle kaleme alınmıştır. Kurallara verilen bol örnekler, Türkçe, Farsça ve Arapça karşılıkları ile birlikte verilir. Bütün gayretlerine karşı dilin yayılmasında yeterli imkana sahip olmadığının farkındadır [10]:

Gerçi kılmadı bu dâ’iye zemân
Ki irem ol deme ki cümle cihân
Bu dil ile diyeler işideler
Hukemâ-veş bu tarîka gideler

Bâleybelen’den birkaç örnek cümle:

Esperanto…

Esperanto ile ilgili bilgiler Edmond Privat’ın Esperanto at a glance [11] isimli eserinden alınmıştır. Eserin kapağında “Her millete kendi milli dili, insanlığa beynelmilel bir dil” sloganı bulunmaktadır. Aşağıdaki bilgiler eserin 9-10 sayfaları arasından derlenmiştir [12].

Leibniz’den (1646-1716) sonra birçok Avrupalı bilgin yapay dünya-dilleri sistemi oluşturmaya çalışmışlardır. Ancak bunların hepsi teorik ve pratik olmayan projelerdi. 1880 senesinde Johann Martin Schleyer’in “Volapük” dili tüm dünyada başarı elde etti ve böyle bir dilin oluşturulabileceğini ispatlandı. Lâkin bu sistem oldukça zordu, yapaydı ve mevcut dillere ve onların modern tekâmülüne yeterince önem vermemişti. Volapük iç hayata sahip değildi. Uzmanlar dilin değişimi üzerinde tartışmaları sürdürürken veya bu uzmanların büyük bir kısmı Esperanto olarak bilinen yeni sistemi ele alırken, birkaç yıl sonra Volapük’ün yerini Esperanto aldı.

Esperanto, Polonyalı göz doktoru L.L. Zamenhof (1859-1917) tarafından oluşturuldu. Bulunduğu şehirde, Leh dili, Rusça, Almanca ve Eskenazi dilleri konuşuluyordu. Bu farklı dilleri konuşanlar arasındaki, sıklıkla zulme varan, mücadele Zamenhof’u boş zamanlarını nötr bir dil oluşturmaya adamasına sevk etti. Bu sayede farklı milletler arasında barışıl ilişkileri teşvik edecekti. Öğrenciyken çalışmaya başladı ve 1887 senesinde 28 yaşındayken “Doktoro Esperanto” ismiyle ilk gramer kitabını neşretti. O zamandan beri ciddi bir ilerleme kaydeden dil yüz binin üzerinde bir topluluğa sahip oldu ve yaklaşık bin kişi anadil olarak bu dili kullanmaktadır . Özgür ansiklopedi sloganıyla ortaya çıkan Wikipedia'da, Esperanto yaklaşık 112 bin (31 Mart 2009 tarihinde) madde ve 16400 kullanıcıya sahiptir. Türkçe Vikipedi'nin yaklaşık 126 bin madde ve 213 bin kullanıcı içerdiğini düşünürsek, Esperanto'nun dili yayma misyonuna sahip bir kitlesinin olduğunu söyleyebiliriz.

Dr. Zamenhof aslında yapay bir dil değil, modern dillerin başlıcalarının bir çeşit sentezini yaptı. Dilin kelime hazinesi için pek çok beynelmilel kökler seçti. Esperanto’da çoğunluğu teşkil eden telefono, telegrafo, teatro, arto, muziko, onklo, sukcesi, miraklo gibi kelimeler modern Avrupa dillerine aittir. Diğer kelimeler - mesela trinki, varma, blua, tempo, glaso, granda, tablo, inko, tago, lerni – Avrupa dillerinin en büyüklerinin üçüne aittir. Böyle bir esas Esperanto’yu Latince, Almanca ve İngilizce karışımı bir dil yapmaktadır.

Esperanto’dan birkaç örnek cümle:

Li estas bona (He is good)
Kio estas sur la tablo? (What is on the table?)
Kiu parolas? (Who speaks?)

Referanslar:

[1] Mustafa Koç, Bâleybelen- ilk yapma dil, İstanbul, 2005.

[2] Mustafa Koç, a.g.e., s. 12.

[3] Mustafa Koç, a.g.e., s. 26.

[4] Mustafa Koç, a.g.e., s. 44-52.

[5] Mustafa Koç, a.g.e., s. 54.

[6] Mustafa Koç, a.g.e., s. 55-57.

[7] Mustafa Koç, a.g.e., s. 62.

[8] Mustafa Koç, a.g.e., s. 59.

[9] Mustafa Koç, a.g.e., s. 67-68.

[10] Mustafa Koç, a.g.e., s. 79.

[11] Edmond Privat, Esperanto at a glance, New Jersey, 1908.

[12] Edmond Privat, a.g.e., s. 9-10.

17 Mart 2009 Salı

"Oryantal Batı" ve "Çocuksu Doğu"

John M. Hobson’un 2004 senesinde The Eastern Origins of Western Civilisation ismiyle  neşredilen eseri Batı Medeniyetinin Doğulu Kökenleri olarak Türkçe’ye tercüme edilip 2007 yılında yayınlandı. John M. Hobson’un büyük büyükbabası John Atkinson Hobson (1858-1940) kapitalizm, sosyalizm ve ekonomi üzerine yazdığı 50’yi aşan eseriyle tanınmış bir İngiliz ekonomisttir. 

Hobson’ın bu eserindeki amacı, “Avrupamerkezci” (Eurocentric) olarak adlandırdığı görüşü esaslı bir şekilde tenkid etmektir. Bu eleştirisinde Batı’yı ve Batı’nın dünya tasavvurunu ele almakta ve bunun nasıl şekillendiği, Batı gözünde dünyanın özellikle Doğu’nun ne anlam ifade ettiğini irdelemektedir.  

Yazar Eric Wolf’tan şu iktibası yaparak kitaba başlıyor: “Bize hem okulda hem dışarıda öğretilen şuydu: Batı diye bir oluşum var ve bu Batı diğer medeniyetler karşısında bağımsız bir toplum ve medeniyet olarak düşünülebilir. Batı’nın kendine has soyağacının, Antik Yunan, Roma, Hıristiyan Avrupa, Rönesans, Aydınlanma, Siyasi Demokrasi ve Sanayi Devrimi olduğudur…. Böylece tarih …, iyilerin (Batı) kötüleri (Doğu) nasıl yendiği hakkında bir hikaye olup çıkmıştır.”

Doğu ile Batı her zaman ayrı ve farklı oluşumlar olarak düşünülür. Özerk ve eski Batı’nın modern dünyanın oluşmasına önderlik ettiğine inanılır. Eski Batı’nın 1492 civarında dünyanın zirvesinde, eşsiz bilimsel akılcılığı ve demokratik/ilerlemeci özellikleri sayesinde ortaya çıktığına inanılır. Böyle bir bakış açısı,  Avrupa’nın  Doğu’yu ve Uzakdoğu’yu işgal ederken dünyayı bozulma ve acıdan kurtarıp modernitenin parlak ışığına ulaştırıldığı inancına sevk eder. Dünya tarihinin ilerlemeci hikayesi Batı’nın yükseliş ve zaferiyle birleştirilir. Bu geleneksel görüş “Avrupamerkezci” olarak isimlendirilir. Gerçekten Batı ilerlemeci dünya tarihinin (progressive world history) merkezini mi oluşturuyor?

"Doğu'nun geri kalmış, pasif ve çocuksu olduğunu, Batı'nınsa gelişmiş, hareketli ve otoriter olduğunu hayal etmek, Avrupalıları emperyalizme engaje etmek için hayati bir önem taşıyordu. Avrupalı elitler Doğu'nun emperyalizm ile medenileştirileceğine inanıyorlardı."

Yazar eserinde şu iddia üzerinde durmaktadır: (500 ilâ 1800 tarihleri arasında Batı’dan daha gelişmiş olan) Doğu, modern Batı medeniyetinin yükselişini mümkün kılan önemli bir rol oynamıştır. Kitabın görevi, Doğu’nun yazarın Oryantal Batı dediği oluşumun yükselmesine yol açan sayısız katkısının izlerini sürmek olarak tanımlanmaktadır. 

Kitap alternatif bir görüş ortaya koyarken, Avrupamerkezcilik görüşünün ortaya attığı her önemli iddiaya cevap vermeye çalışmaktadır. 

Yazara göre, Mercator’un dünya haritasında Avrupamerkezci çarpıtmaları görebiliriz. Bu harita projeksiyon metodu Gerardus Mercator (1512-1594) tarafından geliştirilmiştir. Güney yarımkürenin gerçek büyüklüğü kuzey yarımkürenin iki katıdır. Mercator’un haritasında Kuzey’in kara büyüklüğü haritanın üçte ikisini, Güney’in kara büyüklüğü ise üçte birlik kısmı kaplıyor. “evil mercator” olarak da adlandırılan bu projeksiyon tekniği, ülkelerin kapladıkları alanları bozma açısından en kötü tekniklerden biridir. Mesela, Grönland gerçek büyüklüğünün %554’ü, Kanada  %258’i, ABD %68’i haritada yer almaktadır. Alman tarihçi, yazar ve haritacı Arno Peters (1916-2002), 1970’lerin başlarında yaygın olarak kullanılan “Avrupamerkezci” Mercator harita projeksiyonuna karşı eşit alan harita projeksiyonunu geliştirdi. Peters şunları söylemektedir: “Bizim asrımızda, nisbeten yeni milletler üzerlerindeki koloni bağımlılıkları çıkardılar ve şimdi mücadele için eşit haklara sahipler. Gelişmiş devletler artık dünyanın merkezinde değiller, gerçek boyutlarına göre çiziliyorlar”. Peters, Mercator haritasında, 10.5 milyon kilometre karelik Avrupa 30.2 milyon kilometre karelik Afrika’dan daha büyük gözükmesine de dikkat çekmektedir.

Posterde, Afrika’nın kara büyüklüğünün Avrupa, Çin ve ABD’nin kara büyüklüğü toplamından fazla olduğu gösteriliyor (Deborah Smith Johnston ve Barbara Brown, Afrika Çalışmaları Merkezi, Boston Üniversitesi, 1998.).



2 Mart 2009 Pazartesi

"İslam’ın Tıp Bilimine Unutulmuş Katkıları"

İslam bilim tarihi araştırmaları son on yılda epey hız kazandı. Kütüphanelerin tozlu raflarındaki yazmalar gün ışığına çıkarılıyor ve farklı dillere tercüme edilerek araştırmacıların istifadesine sunuluyor. Bu eserler sayesinde elde edilen veriler şaşırtıcı sonuçlar doğuruyor. Özellikle Batı’daki rönesansın kaynağıyla ilgili önemli bilgiler sağlıyor.

Acaba tıp sahasında İslam medeniyetinin katkıları hangi seviyededir? Bu sorunun cevabını bulmak isteyenler Peter E. Pormann ve Emilie Savage-Smith’in 2007 senesinde neşredilen Medieval Islamic Medicine eserine müracaat edilebilirler. Konu hakkında kısaca fikir elde etmek için tercümesi sunulan Ingrid Hehmeyer* ve Aliya Khan** tarafından yazılmış “Islam’s Forgotten Contributions to Medical Science” (Canadian Medical Association (CMAJ), cild 176, sayı 10, s. 1467-1468, 2007) makalesine bakılabilir.  

İslam’ın Tıp Bilimine Unutulmuş Katkıları

Tıp bilgisinin tarihî seyri, insanlık tarihinin bazı eski yazmalarında izlenebilir. Ancak tıp bilimindeki ilerlemeler için İslam’ın yükselmesiyle verimli bir dönem ortaya çıkmaktadır. Batılı bilginlerin büyük bir kısmı İslam dünyasındaki hekimlerin tıp bilimine katkılarını küçümsemektedir. Ekseri görüşe göre, bu hekimler Yunan biliminin Rönesans bilginlerine taşıyıcılarıdır. Halbuki edinilen bilgiler aksini göstermektedir.

Mesela, 11.yüzyıl Irakta yaşamış bilim adamı İbnü’l-Heysem, Latince’de Alhazen, insan görmesi konusunda köklü bir anlayış geliştirdi. Antik Yunan’ın “gözlerden çıkan ve nesnelerin algılanmasını sağlayan optik tayf” görüşü, gözün bir optik enstrüman olduğu bilgisiyle değişti. İbnü’l-Heysem’in gözün detaylı anatomi tanımı, onun ışık ışınlarının farklı yoğunluktaki ortamlardan geçerken yansımasıyla açıklanan görüntü oluşumu teorisinin temelini oluşturmaktadır. İbnü’l-Heysem esas itibariyle yeni olan bu teoremini deneysel gözlemlerinden çıkardı [1]. Kitabü’l-Menâzir kitabı 12.yüzyılda Latince’ye tercüme edildi ve  17. yüzyıla kadar hem İslam dünyasında hem de Avrupa’da üzerindeki tetkikler devam etti [2].

13.yüzyıl Suriyeli hekim İbnü’l-Nefis insan bedenindeki kan dolaşımını tekrar ele aldı. Bu alanda yaygın kabul görmüş bilgiler, 1000 yıldan fazla zaman önce Yunan hekimler tarafından sağlanmıştı. Ancak, onları büyük bir hataya sevk eden şey, kanın vücuda pompalanmadan önce kalbin sağ karıncığından sol tarafına nasıl aktığıydı. Galen’e (2.yüzyıl) göre, kan sol karıncığa septum’daki  (organı kısımlara ayıran perde şeklinde ince bölme) görünmez kanallar sayesinde ulaşmaktaydı. Organı parçalara ayırıp yaptığı incelemeden elde ettiği delile dayanarak, İbnü’l-Nefis karıncık seprum’un sert, geçirgen olmayan yapısını tarif etti. İçinde kanalların olmadığına açıklık getirerek şu sonuca vardı: Sağ karıncıktaki kan ciğerler yoluyla sola taşınıyor olmalıdır [3, 4]. İbnü’l-Nefis’in akciğer dolaşımının tarifi insan anatomisini ve fizyolojisini anlamada bir devrimdi. Varolan bilgilerin değerlendirilmesi ve kendi gözlemlerine göre yanlış olan bilgilerin reddedilmesinin gerekli olduğunu gösterdiğinden, onun tıp çalışmalarına yaklaşımı zamanındaki bir bilim adamı için ibret vericiydi. Böylece Yunanlılardan miras kalan tıp bilgisini ilerletmiş oldu. 

10.yüzyıl Endülüs hekimi Ebû Kâsım ez-Zehravî şüphesiz zamanındaki cerrahlık teknolojisiyle sınırlanmıştı. Bilgisini ilerletmek amacıyla, cerrahî prosedürleri tanımladığı ve gerekli cerrahî aletlerin – bunların birkaçı kendi tarafından tasarlanmıştır- detaylı resimlerini deneyimlerine dayanan gözlemleri ve yorumlarıyla birlikte verdiği bir kitap yazdı. ez-Zehravî’ye cerrahlığı, hacamatçılara ve berberlere bırakılmış bir uygulama olacağı yerde, bilimsel tıbba entegre ettiğinden minnettarız [5, 6]. 

Abulcasis ve Albucasis olarak bilinen ez-Zehravî’nin çalışmaları ortaçağ ve modern Avrupa’nın ilk devirlerinde tıp biliminin ortaya çıkmasında derin etkileri vardır. Buna rağmen, asırlarca Arapça’dan Latince’ye tercümelerin kalitesi ve beraberindeki resimler memnun edici değildi. ez-Zehravî’nin eserlerinin Latince tercümelerindeki alet tasvirlerine bakıldığında onun aletlerinin yapısının tam anlaşılmadığı ortaya çıkıyor. 14. yüzyıldaki böyle yanlışlıklar gösteriyor ki Batı dünyası İslam dünyasının hekimlerinden çok şey öğrenmişlerdir. 

Kitabının girişinde ez-Zehravî, cerrahide iyi tatbikatın sağlam anatomi bilgisi gerektirdiğine işaret etmektedir [7]. Müslüman inancına mensup olduğunu da vurgulamaktadır. ez-Zehravî, bir çok meslektaşı gibi, anatomi tahsilini sadece mesleki ilerleme için bir zaruret değil, aynı zamanda Allah’ın yaratmasının hikmetini ve özellikle Allah’ın yarattıklarının en üstünü olan insanın mükemmelliğini anlamada bir araç olarak düşünmektedir [8]. Bu şekilde düşünme, en iyi olarak “Anatomi bilimi ile uğraşanın Allah’a inancı artar.” [9] diyen Avrupalıların Averroes diye bildikleri 12.yüzyıl Endülüs bilgini İbnü’r-Rüşd tarafından ifade edilmiştir. (Kâtip Çelebi Keşfü'z-Zunûn isimli eserinde Anatomi İlmi başlığında İbn Sadri'd-dîn'den şunları aktarmaktadır: " Bu ilim (Anatomi ilmi) canlının organlarının ayrıntılılarını, bunların dizilişinin niteliğini, bunlara yerleştirilen yaratılış mucizelerini ve kudretin belirtilerini bilmektir, bu sebepten denmiştir ki astronomiyi ve anatomiyi bilmeyen kişi, yüce Allah'ı tanımada yetersiz kalır".[10]) Fakat, insan bedeninin anatomik incelemesi, bedenin parçalanmasını gerektirdiğinden, tartışmaya açık bir konudur. Bazı bilginler, özellikle kimi din bilginleri, Allah’ın en şerefli mahlukunun tahrip edilmesinden dolayı bu uygulamaya karşı gözükmektedir. Diğer yandan tıbbî metinler, özellikler 12. ve 13. yüzyıla ait olanlar, hayvan ve insan teşrihine sıklıkla referans verir ve uygulamaların detaylı tasvirlerini içerir.      

İnsan bedeninin kesilmesinin ihtilaflı bir mesele oluşu bir yana, burada dikkate değer nokta, tartışmaya katılanların görüşlerini gizleme ihtiyacı hissetmemeleridir. Bu, İslam’ın ilk devirlerindeki entelektüel açık fikirliliğin sadece bir örneğidir. Yeni fikirlerin kabulü, 9.yüzyıldan itibaren Arapça’ya yapılan sistematik çeviriler aracılığıyla İslam topraklarına giren Galen’in yazmaları gibi İslam öncesi dünya mirasını içerdi. Benzer şekilde, Müslüman olmayan, özellikle Yahudi ve Hıristiyan bilim  adamları tarafından büyük gayretle çalışılan antik miras, bilimsel toplumda önemli rol oynadı. Açık ve inançlara saygılı atmosfer, insanları tartışmalarda söz almaya, fikirlerini paylaşmaya ve sorular sorarak ve delilleri araştırarak yeni bilgiler aramaya sevk etti.

* Ingrid Hehmeyer: Ryerson Üniversitesi, Tarih Bölümü, Bilim ve Teknoloji Tarihinde Yardımcı Doçent.
** Aliya Khan: McMaster Üniversitesi, Endokrinoloji ve Geriatri Bölümü Profesörü

Referanslar

1. Russell GA, The emergence of physiological optics, Editör R. Rashed, Encyclopedia of the history of Arabic science, vol. 2, London and New York: Routledge; 1996. s. 672-715. [s. 676, 686-99]

2. Editör R. Rashed, Geometrical optics, Encyclopedia of the history of Arabic science, vol. 2, London and New York: Routledge; 1996. s. 643-71. [s. 661] 

3. M. Ullmann, Islamic medicine (Islamic Surveys II),  Edinburgh: University Press; 1997. s. 68f.
4. Meyerhof M. Ibn an-Nafis und seine Theorie des Lungenkreislaufs. Quellen und Studien zur Geschichte der Naturwissenschaften und der Medizin 1935; Arapça metinde 4:37-88 ve 22 sayfalar [Arapça metinde 12f].

5. S. Hamarneh, Drawings and pharmacy in al-Zahrawi's 10th-century surgical treatise, United States National Museum Bulletin 1963;228:81-94. (Contributions from the Museum of History and Technology, Paper 22.) [s. 83-7]

6. M. Ullmann, Islamic medicine (Islamic Surveys II), Edinburgh: University Press; 1997. s. 44f.

7. Al-Zahrawi. Ed. ve Trc. Spink MS, Lewis GL, Albucasis on surgery and instruments(Publications of the Wellcome Institute of the History of Medicine, new series, XII), London: The Wellcome Institute of the History of Medicine; 1973. s. 2-5.

8. SH. Nasr, Islamic science - An illustrated study, Westerham, Kent (UK): World of Islam Festival Publishing Company; 1976. s. 162f.

9. Ibn Abi Usaybi‘a, Editör A. Müller, "Uyun el-enba’ fi tabakat el-etibba". Cairo ve Königsberg:  Selbstverlag; 1882-84, vol. 2. s. 77, satır 13-14 .

10. Kâtip Çelebi, Keşfü'z-Zunûn an Esâmi'l-Kütübi ve'l-Fünûn, Trc. Rüştü Balcı, Tarih Vakfı Yurt Yayınları, 2007, Cild-1, s. 363.

22 Şubat 2009 Pazar

Bibliyografya

Sitede yayınlanan araştırmalara ve tercümelere kaynak teşkil eden eserlerin listesi (eserler sitedeki kullanım tarihine göre sıralanmıştır):

Türkçe & Arapça:
  1. Abdi'l Latifi'z Zebidi, Sahih-i Buhari Muhtasarı, Tecrid-i Sarih tercemesi ve şerhi, Ankara, 1984.
  2. Fuat Sezgin, İslâm'da Bilim ve Teknik, Trc. Abdurrahman Aliy, Haz. Hayri Kaplan ve Abdurrahman Aliy, Ankara, 2007.
  3. Bedî'ûz-Zamân Ebû'l-'İzz İsmâ'il bin er-Razzâz el-Cezerî, El-câmi' beyne'l-'ilm ve'l-'amel en-nâfi' fî es-sınaâ'ti'l-hiyel (Olağanüstü Araç Yapımı Üzerine Bilim ve Teknik Arasında Yararlı bir Telif), Trc. Sevim Tekeli, Melek Dosay, Yavuz Unat, Türk Tarih Kurumu, Ankara, 2002.
  4. Abdürreşid İbrahim, Âlem-i İslâm ve Japonya'da İslâmiyet'in yayılması, İstanbul, 2003.
  5. Abdulaziz bin Şah Veliyullah, Büstânu'l-Muhaddisîn, Trc. Ali Osman Koçkuzu, Ankara, 1997.
  6. Ekrem Buğra Ekinci, İslam Hukuku Tarihi, İstanbul, 2006.
  7. Abdülzâde Muhammed Tâhir ve Serkiz Urpîlyân, Mahzen-ül-Ulûm, İstanbul,1998.
  8. Thomas Walker Arnold, The preaching of Islam : a history of the propagation of the Muslim faith (İntişar-ı İslâm Tarihi), Trc. Hasan Gündüzler, Ankara, 1971.
  9. Yves Lacoste, Ibn Khaldoun: Naissance de l'histoire, passe du Tiers monde (Tarih Biliminin Doğuşu: İbni Haldun), Trc. Mehmet Sert, İstanbul, 2002.
  10. Leyla Açba, Bir Çerkes Prensesinin Harem Hatıraları, Haz. Harun Açba, İstanbul, 2004.
  11. Arnold Joseph Toynbee, The world and the West (Dünya, Batı ve İslam), Trc. Abdullah Zerrar, İstabul, 2002.
  12. Fuat Sezgin, İslam Kültür Dünyasının Bilimler Tarihindeki Yeri, Ankara, 2004.
  13. Max Meyerhof, İslâm Medeniyeti Tarihinde Fen ve Tıp, Trc. Ömer Rıza, Asarı İlmiye Kütüphanesi, 1935.
  14. Jack Goody, Islam in Europe (Avrupa'da İslâm Damgası), Trc. Şahabettin Yalçın, İstanbul, 2005.
  15. Ahmed Cevdet Paşa, Tarih-i Cevdet, Üçdal Neşriyat, İstanbul, 1993.
  16. Josep Fontana, Europa ante el espejo (Çarpıtılmış Geçmişe Ayna: Avrupa'nın Yeniden Yorumlanması), Trc. Nurettin Elhüseyni, İstanbul, 2003.
  17. Mustafa es-Sıbâ'î, Müsteşrikler ve Hedefleri, Trc. Kemal Çobanbeyli, İstanbul, 1971.
  18. Mustafa es-Sıbâ'î, El-istişrak ve'l-müsteşrikun :ma lehum ve ma aleyhum (Oryantalizm ve oryantalistler : yararları, zararları), Trc. Mücteba Uğur, İstanbul, 1993.
  19. Otto Spies, Orientalische Kultureinflusse im Abendland (Doğu kültürünün Avrupa üzerindeki tesirleri), Trc. Neşet Ersoy, Ankara, 1974.
  20. Zeki Tez, Bilim ve Teknikte Ortaçağ Müslümanları, Ankara, 2001
  21. Pascal Acot, L'histoire des sciences (Bilim Tarihi), Trc. Nermin Acar, Ankara, 2005.
  22. [VCD] Latince'ye Çevrilen İslam Bilimsel Eserleri, İstanbul, 2002.
  23. Stefanos Yerasimos, Sultan sofraları : 15. ve 16. yüzyılda Osmanlı Saray mutfağı, İstanbul, 2002.
  24. Cengiz Özakıncı, İslam'da bilimin yükselişi ve çöküşü, 827-1107 : çoktanrıcılıkta, Yahudilikte, Hıristiyanlıkta gericilik ve Müslümanlıkta irticanın tarihsel kökenleri, İstanbul, 2004.
  25. Ahmed Çelebi, İslâmda Eğitim ve Öğretim Tarihi, Trc. Ali Yardım, İstanbul, 1983.
  26. Ramazan Balcı, Ebu Hureyre : Hayatı ve Şahsiyeti, İstanbul, 2003.
  27. Muhammed Hüseyin, El-islam ve'l Hadaratü'l-Garbiyye (Modernizmin İslam Dünyasına Girişi), Trc. Sezai Özel, İstanbul, 2004.
  28. Ekmeleddin İhsanoğlu, Başhoca İshak Efendi : Türkiye'de modern bilimin öncüsü = Chief Instructor Ishak Efendi : pioneer of modern science in Turkey, Ankara, 1989.
  29. Faik Reşit Unat, Başhoca İshak Efendi, Ankara, 1964.
  30. Ekrem Buğra Ekinci, Ateş İstidası, İstanbul, 2001.
  31. Mehmed Mansur, İskenderiye Kütüphanesini Müslümanlar mı Yaktı?, Sad. Fahri Unan, Ankara, 1995.
  32. Charles Seignobos, Essai D'une Histoire Comparée Des Peuples De L'europe (Avrupa Milletlerinin Mukayeseli Tarihi), Trc. Samih Tiryakioğlu, İstanbul, 1960.
  33. Giambatista Toderin, İbrahim Müteferrika Matbaası ve Türk Matbaacılığı, Trc. Rikkat Kunt, Haz. Şevket Rado, İstanbul, 1990.
  34. Cevat İzgi, Osmanlı medreselerinde ilim, İstanbul, 1997.
  35. Kazım Çeçen, Hüseyin Tevfik Paşa ve “Linear Algebra”, İstanbul, 1988.
  36. Erdal İnönü ve Osman Bahadır, Türkiye’de Temel Bilimlerde İlk Araştırmacılar, İstanbul, 2007.
  37. Kâtip Çelebi, Keşfü'z-Zunûn an Esâmi'l-Kütübi ve'l-Fünûn (Kitapların ve İlimlerin İsimlerinden Şüphelerin Giderilmesi), Trc. Rüştü Balcı, Tarih Vakfı Yurt Yayınları, 2007.
  38. John M. Hobson, The Eastern Origins of Western Civilisation (Batı Medeniyetinin Doğulu Kökenleri), Trc. Esra Ermert, İstanbul, 2007.
  39. Mustafa Koç, Bâleybelen: İlk Yapma dil, İstanbul, 2005.
  40. Ahmet Şimşirgil ve Ekrem Buğra Ekinci, Ahmed Cevdet Paşa ve Mecelle, İstanbul, 2008.
  41. Esad Feyzi, Röntgen Şu’â’âtı ve Tatbikat-ı Tıbbiye ve Cerrahiyesi, Ed. Aytekin Besim, Haz. Metin Ünsal ve Bekir Koç, Ankara, 2006.
  42. Jacques Le Goff, Les Intellectuels au moyen âge (Ortaçağda Entelektüeller), Trc. Mehmet Ali Kılıçbay, İstanbul, 2006.
  43. A. Zeki Velidî Togan, Tarihte Usûl, İstanbul, 1981.
  44. Kasım Şulul, Kâfiyeci'de Tarih Usûlü, İstanbul, 2003.
  45. Leon Ernest Halkin, Elements de critique historique (Tarih Tenkidinin Unsurları), Trc. Bahaeddin Yediyıldız, Ankara, 1989.
  46. Robert B. Downs, Books that changed the World (Dünyayı Değiştiren Kitaplar), Trc. Erol Güngör, İstanbul, 2008.
  47. Ekmeleddin İhsanoğlu, Osmanlılar ve Bilim, İstanbul, 2003.
  48. Cemil Meriç, Sosyoloji Notları ve Konferanslar, Haz. Ümit Meriç Yazan, İstanbul, 1993.
  49. William H. McNeill, A World History (Dünya Tarihi), Trc. Alâeddin Şenel, Ankara, 2008.
  50. Betül Çotuksöken ve Saffet Babür, Metinlerle Ortaçağda Felsefe, İstanbul, 2000.
  51. Esiru'd-din el-Ebherî, İsagoci Tercümesi ve Mantık Terimleri Sözlüğü, Trc. ve Haz. Talha Alp, İstanbul, 2007.
  52. Gazâlî, El-Munkızu min-ad-dalâl, Trc. Hilmi Güngör, Ankara, 1960.
  53. Gazâlî, Tehâfütü’l-felâsife (Filozofların Tutarsızlığı), Nşr. ve Trc. Mahmut Kaya, Hüseyin Sarıoğlu, İstanbul, 2009.
  54. Sadeddin Taftazânî, Şerhu'l-Akâid, Trc. ve İzh. Talha Hakan Alp, İstanbul, 2008.
  55. İbn Haldun, Mukaddime Osmanlı Tercümesi, Trc. Pîrîzâde Mehmed Sâhib ve Ahmed Cevdet Paşa, Haz. Yavuz Yıldırım, Sami Erdem, Halit Özkan, Cüneyt Kaya, İstanbul, 2008.
  56. Gazâlî, İhyâu 'ulûmi'd-dîn, Trc. Ahmed Serdaroğlu, İstanbul, 1974.
  57. Baykan Sezer, Sosyolojinin Ana Başlıkları, İstanbul, 1985.
  58. Mehmed Sâdık Rıf’at Paşa, Risâle-i Ahlâk, Haz. Isak Jerusalmi, Cincinnati, 1990.
  59. Ertuğrul Düzdağ, Şeyhülislâm Ebussuûd Efendi Fetvaları Işığında 16. Asır Türk Hayatı, İstanbul,1983.
  60. Şemseddin Günaltay, İslâm Tarihinin Kaynakları: Tarih ve Müverrihler, Haz. Yüksel Kanar, İstanbul, 1991.
  61. Baykan Sezer, Batı Dünya Egemenliği ve Endüstri Devrimi, Ankara, 1997.
  62. Jonathan M. Bloom, Paper before print: The history and impact of paper in the Islamic World (Kağıda işlenen uygarlık: Kağıdın tarihi ve İslam Dünyasına etkisi), Trc. Zülal Kılıç, İstanbul, 2003.
  63. İsmail Cem, Türkiye'de geri kalmışlığın tarihi, İstanbul, 1970.
  64. Bertrand Arthur William Russell, Religion and Science (Bilim ve Din), Trc. Hilmi Yavuz, İstanbul, 1972.
  65. Elmalılı M. Hamdi Yazır, Makaleler I, Haz. Cüneyd Köksal, Murat Kaya, İstanbul, 1997.
  66. Ahmed Farukî Serhendî, Mektûbât Tercümesi, Trc. Hüseyin Hilmi Işık, İstanbul, 2001.
  67. Muhammed Rebhâmî, Riyâd’ün–Nâsıhîn, Trc. A. Faruk Meyan, İstanbul, 1980.
  68. Rüştü Raşid, Klasik Avrupalı Modernitenin İcadı ve İslam'da Bilim, Ed. Bekir S. Gür, Ankara, 2005.
  69. Nişancızâde Muhammed bin Ahmed, Mir'at-ı Kâinât, Osmanlıca'dan Sad. A Farûk Meyân, İstanbul, 1987.
  70. Taşköprülüzâde Ahmed Efendi, Mevduat’ül-Ulûm, Arapça'dan Osmanlıca'ya Trc. Kemaleddin Mahmud Efendi, Osmanlıca'dan Sad. Mümin Çevik, İstanbul, 1966.
  71. Yazıcıoğlu Ahmed Bîcan, Dürr-i Meknûn (İnceleme, Çeviriyazı, Dizin, Tıpkıbasım), Haz. Ahmet Demirtaş, İstanbul, 2009.
  72. Nev’î Efendi, Netâyicü’l-Fünûn (İlimlerin Özü), Haz. Ömer Tolgay, İstanbul, 1995.
  73. Paul Janet, Gabrielles Seailles, Tahlil-i Tarih-i Felsefe: Metâlib ve Mezâhib, Metafizik ve İlahiyat, Trc. Elmalılı Hamdi Yazır, Haz. Muhtar Yazır ve Ayhan Yalçın, İstanbul, 1978.
  74. Şehristanî, el-Milel ve'n-Nihal (Dinler, Mezhepler ve Felsefî Sistemler Tarihi), Trc. Mustafa Öz, İstanbul, 2008.
  75. The misuses of history (Tarihin kötüye kullanımı) : "tarihi kötüye kullanma biçimleriyle yüzleşmek" sempozyumu Oslo, Norveç/28-30 Haziran 1999, Açılış konuşması Georg Iggers,  Genel rapor  Laurent Wirth,  Trc. Nurettin Elhüseyni,  İstanbul, 2003.
  76. Jack Goody, Capitalism and Modernity: The Great Debate (Kapitalizm ve Modernlik: Büyük Tartışma), Trc.İhsan Durdu, İstanbul, 2008.
  77. Baykan Sezer, Doğu-Batı İlişkileri Açısından Batı Tarımı, İstanbul, 1990.
  78. Abdülkâhir el-Cürcânî, Delâilü'l-İ'câz (Sözdizimi ve Anlambilim), Trc. Osman Güman, İstanbul, 2008.
  79. İmam Gazali, el-Mustasfâ min 'ilmi'l-usûl (İslam Hukukunda Deliller ve Yorum Metodolojisi), Trc. Yunus Apaydın, Kayseri, 1994.
  80. Muhammed Âbid el-Câbirî, Bünyetü'l-Akli'l-Arabî (Arap-İslâm Kültürünün Akıl Yapısı - Arap-İslam Kültüründeki Bilgi Sistemlerinin Eleştirel Bir Analizi), Trc. Hasan Hacak, Ekrem Demirli, Burhan Köroğlu, İstanbul, 2000.
  81. Michel Foucault, Les Mots et les Choses: Une Archeologie des Sciences Humaines (Kelimeler ve Şeyler: İnsan Bilimlerinin Bir Arkeolojisi), Trc. Mehmet Ali Kılıçbay, Ankara, 2001.
  82. Mehmet Reşit Özbalıkçı, Kur'ân ve Hadîs'in Arap Gramerindeki Rolü, İzmir, 2006.
  83. George Makdisi, The Rise of Humanism in Classical Islam and the Christian West (İslâm'ın Klasik  Çağında ve Hıristiyan  Batı'da Beşerî Bilimler), Trc. H. Tuncay Başoğlu, İstanbul, 2009.
  84. Ayhan Tekineş, Geleneğin Altın Zinciri, İstanbul, 2006.
  85. Recep Şentürk, Narrative Social Structure (Toplumsal Hafıza: Hadis Rivayet Ağı 610-1505), Trc. M. Fatih Serenli, İstanbul, 2004.
  86. Charles E. Butterworth, Blake Andree Kessel (Editörler), The Introduction of Arabic Philosophy into Europe (İslâm Felsefesinin Avrupa'ya Girişi), Trc. Ömer Mahir Alper ve Ayşe Meral, İstanbul, 2001.
  87. Peter Adamson, Richard C. Taylor (Editörler), The Cambridge Companion to Arabic Philosophy (İslam Felsefesine Giriş), Trc. M. Cüneyt Kaya, İstanbul, 2007.
  88. Sevim Tekeli, 16'ıncı Asırda Osmanlılarda Saat ve Takiyüddin'in "Mekanik Saat Konstrüksüyonuna Dair En Parlak Yıldızlar" Adlı Eseri, Ankara, 1966.
  89. Bernard Lewis, The Emergence of Modern Turkey (Modern Türkiye'nin Doğuşu), 3. Baskıdan Trc. B. Babür Turna, Ankara, 2008.
  90. Stephen F. Barker, Philosophy of Mathematics (Matematik Felsefesi), Trc. Yücel Dursun, Ankara, 2003.
  91. Ali Rıza Tosun, Hüseyin Rıfkı Tâmânî ve Elementler Çevirisi, Ankara, 2010.
  92. Mehmed Zihnî, Elğâz-ı Fıkhiyye, İstanbul, 1309.
  93. Mehmed Zihnî, Fıkıh Bilmeceleri, Sad. İbrahim Halil Can, İstanbul, 1978.
  94. Muallim Vecî, Bursalı Tâhir Bey, Matbaa-i Orhaniye, 1334.
  95. İsmail Kara, İlim Bilmez Tarih Hatırlamaz – Şerh ve Haşiye Meselesine Dair Birkaç Notİstanbul, 2011.
  96. Julia Pardoe, Sultanlar Şehri İstanbul, Terc. M. Banu Büyükkal, İstanbul, 2010.
  97. Osmanlı Devleti'nin İlk İstatistik Yıllığı 1897, Tarihi İstatistikler Serisi Cilt 5, Haz. Tevfik Güran, Ankara, 1997. 
  98. Muhammed Âbid el-Câbirî, Arap-İslâm Aklının Oluşumu, Terc. İbrahim Akbaba, İstanbul, 2001.
  99. Ebu’l-Leys Semerkandî, Tefsîru’l-Kur’ân, Trc. Ebu’l-Fadl Musa el-İznikî, Sad. Mehmet Karadeniz, 6 Cild, İstanbul, 2007. 
  100. Birgivî, Tekmile-i Terceme-i Tarîkat-i Muhammediyye, Trc. Vedâdî, İstanbul, 1256/1840. 
  101. Ekrem Buğra Ekinci, Osmanlı Hukuku - Adalet ve Mülk, 2. baskı, İstanbul, 2012.
  102. İbrahim Halebî, Mülteka Tercemesi, Trc. Mevkûfâtî Mehmed Efendi, Dersaadet, 1312.
  103. Oral Sander, Ankan’nın Yükselişi ve Düşüşü - Osmanlı Diplomasi Tarihi Üzerine Bir Deneme, Ankara, 1987.
  104. Huriye Martı, Birgivî Mehmed Efendi, 2. bs., Ankara:Türk Diyanet Vakfı, 2011.
  105. Birgivî, Tarîkat-ı Muhammediyye ve Sîret-i Ahmediyye, thk. Muhammed Hüsnî Mustafa, trc. Mehmet Fatih Güneş, İstanbul: Kalem Yayınevi, 2006.
  106. Gazalî, İslâm'da Müsamaha (Faysalü't-Tefrika Beyne'l-İslam ve'z-Zendeka), trc. Süleyman Uludağ, İstanbul: Dergâh, 2013.
  107. Mahmud Esad Seydişehrî, Kamer, Vilayet Matbaası, İzmir, 1311.
  108. Tahtâvî, Tercemetü't-Tahtâvî, trc. ve izah Seyyid Abdülhamid en-Nakşibendî el-Halidî, 8 cild.
  109. Ekrem Buğra Ekinci, Osmanlı Hukuku - Adalet ve Mülk, 3. bs., İstanbul, 2014.
  110. İsmail Latif Hacınebioğlu, Hülya Altunya, Yunus Emre Akbay ve  Saliha Keleş (Editörler), Mantık Araştırmaları I, Isparta, 2013.
  111. Sadri Maksudi, İkinci Sene Hukuk Tarihi Dersleri, 1926-1927 sene-i tedrisiyesinde takrir edilen ders notları, Ankara Hukuk Mektebi.
  112. Giambatista Toderini, Türklerin Yazılı Kültürü, Fransızcadan trc. Ali Berktay, İstanbul: Yapı Kredi Yayınları, 2012.
  113. Kemal Paşa-zâde, Tehâfüt hâşiyesi, Trc. Ahmet Arslan, Ankara : Kültür ve Turizm Bakanlığı, 1987.
  114. Ömer Hilmi Efendi, İthâfu'l-Ahlâf fî Ahkâmi'l-Evkâf, İstanbul: Matbaa-ı Âmire, 1307.
  115. Ekrem Buğra Ekinci, Sultan Abdülhamid'in Son Zevcesi Behice Sultan'la Altı Ay, İstanbul, 2017.
  116. Muhammad ibn Muhammad Hasan Zâfir, en-Nûru's-Sâtıʻ ve'l-Burhânü'l-Kâtıʻ,  İstanbul: el-Matbaatü'l-Behiyyetü'l-Osmaniyye, 1301.
  117. Sadri Maksudi Arsal, Hukukun Umumî Esasları - Hukukun Pozitif Felsefesi, Ankara, 1937.
  118. Şehristânî, Terceme-i Milel ve Nihâl, Trc: Nuh bin Mustafa, İstanbul: Tabʾhane-i Âmire, 1279.
  119. Muhammed Zâhid el-Kevserî, Makâlâtü'l-Kevserî, Kahire: Matbaatü'l-Envâr, 1373.
  120. Allâme İbn Âbidîn, Reddü'l-Muhtar, Derse'âdet: Matbaatü Osmaniyye, 1324.
  121. İmam Ebu Hanife, el-Fıkhu'l-Ebsat - Rivâyetü Ebi Muti (el-Âlim ve'l-Müteallim içinde), tahkik: Muhammed Zâhid el-Kevserî, 1368.
  122. Kemalpaşazâde, Risaletü'l-Münîre, İstanbul: Matbaatü Cemal Efendi, 1308.
  123. Salih Zeki, Kâmûs-ı Riyâziyyât, musahhih: Tevfik Paşa, Karabet Matbaası: İstanbul, 1315.
  124. İmam-ı A‘zam, Terceme-i Vasiyyetnâme-i İmam-ı A‘zam, tercüme-şerh İbrahim Nureddin el-Kastamonî, İstanbul: Dârü't-Tıbâati'l-Âmire, 1264/1848.
  125. Bursalı Mehmed Tahir, Osmanlı Müellifleri, İstanbul: Matbaa-i Âmire, 1333.
  126. Süleyman Sırrı, Îzâhu’l-Hidâye, Derse’âdet: Hukuk Matbaası, 1330.
  127. Bereketzâde İsmail Hakkı, Necâib-i Kur'aniyye, Tevsî-i Tıbâ'at Matbaası, 1331.
  128. Julia Pardoe, Sultanlar Şehri İstanbul, Trc. M. Banu Büyükkal, İstanbul, 2010.

İngilizce:
  1. George Saliba, Islamic Science and the Making of the European Renaissance, Cambridge, 2007.
  2. Robert G. Morrison, Islam and Science : the Intellectual Career of Nīzām al-Dīn al-Nīsābūrī, New York, 2007.
  3. L. Hodgkin, A History of Mathematics From Mesopotamia to Modernity, Oxford, 2005
  4. Haim Gerber, State, Society, and Law in Islam : Ottoman Law in Comparative Perspective, New York, 1994.
  5. Mustafa el-Abbadi, The Life and Fate of the Ancient Library of Alexandria, Paris, 1990.
  6. Mustafa el-Abbadi ve Omnia Mounir Fathallah, What Happened to the Ancient Library of Alexandria?, Boston, 2008.
  7. Farhad Daftary, Mediaeval Isma'ili History and Thought, Cambridge University Press, 2001.
  8. Victor Katz, The Mathematics of Egypt, Mesopotamia, China, India, and Islam : a sourcebook, Princeton, 2007.
  9. Edmond Privat, Esperanto at a glance, New Jersey, 1908.
  10. E.S. Kennedy, A Survey of Islamic Astronomical Tables, 1956.
  11. William H. McNeill, A World History, 1967.
  12. Rebecca Knuth, Burning books and leveling libraries : extremist violence and cultural destruction, 2006.
  13. Charles McLean Andrews, The colonial background of the American Revolution: four essays in American colonial history, 1961.
  14. William Hook Morley, A descriptive catalogue of the historical manuscripts in the Arabic and Persian languages: preserved in the library of the Royal Asiatic Society of Great Britain and Ireland, John W. Parker  Son, 1854.
  15. Elisabeth Leedham-Green, Teresa Webber, The Cambridge History of Libraries in Britain and Ireland, Cambridge, 2006.
  16. Charles Seignobos, History of Medieval and of Modern Civilization to the End of the Seventeeth Century, Trc. James Alton James, New York, 1909.
  17. Yaacov Lev, Saladin in Egypt, Hollanda, 1999.
  18. John William Draper, History of the Intellectual Development of Europe, New York, 1876, cild II.
  19. Dubio Felix, Timbuctoo-The Mysterious, Fransızcadan İngilizceye terc. Diana White, 1896.
  20. Y. G.-M. Lulat, A history of African higher education from antiquity to the present: a critical synthesis, 2005.
  21. Ira Marvin Lapidus, A History of Islamic Societies, 2002.
  22. Leo Africanus, The history and description of Africa: and of the notable things, Trc. John Pory, Haz. Robert Brown, Hakluyt Society, London, 1896.
  23. John O. Hunwick, West Africa, Islam, and the Arab world: studies in honor of Basil Davidson, Princeton, 2006.
  24. William Makepeace Thacke, The works of William Makepeace Thacke, Kensington Edition, Volume XXX, New York, 1904.
  25. David Brewster, Memoirs of The Life, Writings, and Discoveries of Sir Isaac Newton, Volume I, Edinburgh, 1860.
  26. Ludwig Wittgenstein, Tractatus Logico Philosophicus, Almancadan İngilizceye trc. D.F. Pears ve B.F. McGuinnes, New York, 1963.
  27. Richard G. Hovannisian,Georges Sabagh, Religion and Culture in  Medieval Islam, Cambridge, 1999.
  28. Samuel S. Cox,  Diversions of a Diplomat in Turkey, New York, 1893.
  29. John Stuart Mill, Inaugural address : delivered to the University of St. Andrews, Feb. 1st 1867, London, 1867.
  30. Charles Burnett, The Introduction of Arabic Learning into England, London, 1997.
  31. George Saliba, Rethinking the Roots of Modern Science: Arabic Scientific Manuscripts in European Libraries, Occasional Paper, Center for Contemporary Arabic Studies, Georgetown University, 1999.
  32. Robert Brown, Philosophy of Mathematics: A Contemporary Introduction to the World of Proofs and Pictures, New York, 2008.
  33. Miss Pardoe, The City of the Sultan, and Domestic Manners of the Turks: With a Steam Voyage Up the Danube, Fourth edition, London, 1854. 
  34. James Lewis Farley, Turks and Christians: A Solution of the Eastern Question, London, 1876. 
  35. Khaled El-Rouayheb, Rational Syllogisms and the History of Arabic Logic, 900-1900, Boston, MA, USA: Brill Academic Publishers, 2010.
  36. C. G. Weeramantry, Islamic Jurisprudence: An International Perspective, MacMillan Press: Hong Kong, 1988.
  37. Miss Pardoe, The City of the Sultan, and Domestic Manners of the Turks: With a Steam Voyage Up the Danube, London, 1837.

Makalelerin listesi:
  1. Ahmad Y. al-Hassan, “Taqi al-Din and the First Steam Turbine”, http://www.history-science-technology.com/Notes/Notes 1.htm
  2. Yavuz Unat, “Türk Teknoloji Tarihinden İki Örnek: Cezerî ve Takiyüddîn”, I. Türk Bilim ve Teknoloji Tarihi Kongresi, 2001.
  3. Atilla Bir ve Mustafa Kaçar, “İslam Medeniye’tinde Hiyel Geleneği ve Takiyüddin Rasıd’ın Et-Turuku’s-senniyye Fî Alâtu’r-rûhaniyye Adlı Eseri”, Bilim ve Sanat Vakfı.
  4. Otto Spies, “Doğu Kültürünün Avrupa Üzerindeki Tesirleri”, ATO Dergisi, sayı 6 (İlave), 1974.
  5. “Fuat Sezgin ile "Bilim Tarihi" Üzerine”, Türkiye Araştırmaları Literatür Dergisi, cild 2, sayı 4, 2004.
  6. Richard L. Chambers, “The Education of a Nineteenth-Century Ottoman Alim, Ahmed Cevdet Pasa”, International Journal of Middle East Studies, vol. 4, no. 4, 1973.
  7. Ahmed Yusuf Hassan, “Factors Behind The Decline of Islamic Science After The Sixteenth Century”, The Epilogue to Science and Technology in Islam, UNESCO, 2001.
  8. Ibrahim A. Al-Kadit, “Origins of Cryptology: The Arab Contributions”, Cryptologia, cild 16, sayı 2, 1992.
  9. “Islamic tiles reveal sophisticated maths”, Nature, 22 Şubat 2007.
  10. Ruth Stellhorn Mackensen, “Background of the History of Moslem Libraries,” The American Journal of Semitic Languages and Literatures, vol. 51, no. 2, 1935.
  11. Bülent Aksoy, “Rahip Toderini ve Eseri Üstüne”, Tarih ve Toplum, sayı 45, 1987.
  12. M. Yadegari, “The Use of Mathematical Induction by Abû Kâmil Shujâ' Ibn Aslam (850-930)”, Isis, vol. 69, no. 2, 1978.
  13. IMAGE – The Bulletin of the International Linear Algebra Society, sayı 16, 1996.
  14. Gert Schubring, “Huseyin Tevfik Pasha – The Inventor of Linear Algebra ”, Osmanlı Bilimi Araştırmaları, cild 8, sayı 2, 2007.
  15. Ingrid Hehmeyer ve Aliya Khan, “Islam’s Forgotten Contributions to Medical Science”, Canadian Medical Association (CMAJ), vol. 176, no. 10, 2007.
  16. Ahmet Zeki İzgöer, “Ahmed Cevdet Paşa’ya Ait Bazı Tıp Belgeleri”, Yeni Tıp Tarihi Araştırmaları, cild IV, 1998.
  17. Nuran Yıldırım, “Röntgenin Keşfinden Sonra X Işınlarının İstanbul'a Yansıması ve İlk Uygulamalar”, Toplumsal Tarih, Mart 2008.
  18. Yeşim Işıl Ulman, Gerry Livadas ve Nuran Yıldırım, “The pioneering steps of radiology in Turkey (1896–1923)”, European Journal of Radiology, no. 55, 2005.
  19. İhsan Fazlıoğlu, “Euclides Geometrisi ve Kelâm”, Türkiye I. İslâm Düşüncesi Sempozyumu, 1996.
  20. Melâhat Özgü, “Goethe ve Hâfız”, Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi, sayı 4, 1952.
  21. David A. King, Review, Isis, vol. 92, no. 2, 2001.
  22. Feza Günergun, “İstanbul Üniversitesi’nde Bilim Tarihi’nin Kurumsallaşması: Araştırmalar ve Eğitim Programları (1984-2004)”, Türkiye Araştırmaları Literatür Dergisi, cilt 2, sayı 4, 2004.
  23. Ribhi Mustafa ElAyyan, “The History of the Arabic-Islamic Libraries: 7th to 14th Centuries”, International Library Review, vol. 22, no. 2, 1990.
  24.  Ali Emîrî Efendi, “Âmid şehrinde vaktiyle bir milyon kırk bin cild kitabı havî cesîm bir kütübhane”, Âmid-i Sevdâ, sayı 3, 1324.
  25. Tor A. Benjaminsen and Gunnvor Berge, “Myths of Timbuktu : From African El Dorado to Desertification”, International Journal of Political Economy, Volume 34, Number 1, p. 31 - 59, 2004.
  26. John O. Hunwick, “Timbuktu: a bibliography”, Sudanic Africa, vol.12, pp. 115-129 , 2001.
  27. Robin Hallett, “The European approach to the interior of Africa in the eighteenth century”, The Journal of African History, vol. 4, no.2, pp. 191-206, 1963.
  28. William Sinclair, “The African Association of 1788”, Journal of the Royal African Society, vol. 1, no. 1, pp. 145-149, 1901.
  29. Tahsin Görgün, “Osmanlı Düşüncesi Nasıl Anlaşılabilir? - Osmanlı Düşüncesi'nin Araştırılmasında Karşılaşılan Bazı Zorluklar Üzerine”, Türklük Araştırmaları Dergisi, sayı: 13-14, s. 29-46, İstanbul, 2003.
  30. D. S. Margoliouth, “The Discussion between Abu Bishr Matta and Abu Sa'id al-Sirafi on the Merits of Logic and Grammar”, Journal of the Royal Asiatic Society of Great Britain and Ireland, s. 79-129, 1905.
  31. İbrahim Usta, "Arap Literatüründe Luğaz/Elğâz Kültürü", Journal of Academic Social Science Studies, vol. 2, no. 1, pp. 89-99, 2009.
  32. Âdem Ceyhan, "Biyografi ve Bibliyografya Âlimi Bursalı Mehmed Tâhir Bey'in Eserleri", Celal Bayar Üniversitesi Sosyal Bilimler, cild 8, sayı 2, s.1-16, 2010.
  33. Musâ Kâzım, "Kelam Kitaplarının Asrın İhtiyaçlarına Göre Düzeltilmesi ve Yazımı, Müslümanlar Arasındaki Farklı Mezheplerin Birleştirilmesi, Medreselerdeki Eğitim Öğretimin Islahı", Yazan. Eşref Edip, Sad. Hulusi Arslan, Hikmet Yurdu, Cild 3, Sayı 5 , s. 393-407, Ocak-Haziran 2010.
  34. Ramazan Boyacıoğlu, "Beyanü'l-Hak'ta Ulema, Siyaset ve Medrese", Cumhuriyet Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi, Cild 2, Sayı 1, 1998.
  35. "Wael B. Hallaq ile İslam Hukuku ve İslamî İlimler Üzerine Bir Söyleşi", Haz. F. Betül Güney Altıntaş, İslam Hukuku Araştırmaları Dergisi, sayı 18, s. 143-155, 2011. 
  36. Robert Wisnovsky, “The Nature and Scope of Arabic Philosophical Commentary in Post-Classical (CA. 1100–1900 AD) Islamic Intellectual Hıstory: Some Preliminary Observations”, Bulletin of the Institute of Classical Studies, vol. 47, pp.149-191, 2004.
  37. Halil İnalcık, “Türkiye ve Avrupa: Dün ve Bugün”, Doğu Batı, Yıl 1, Sayı 2, 1998.
  38. Fahri Unan, “Dinde Tasfiyecilik Yahut Osmanlı Sünnîliğine Sünnî Muhâlefet: Birgivî Mehmed Efendi”, Türk Yurdu, X/36, 1990, s. 33-42.
  39. Ekrem Buğra Ekinci, “Osmanlı Hukukunda Kardeş Katli Meselesi”, Prof. Dr. Fikret Eren’e Armağan içinde, Ankara: Yetkin, 2006, s. 1105-1117. 
  40. Murtaza Köse, "Osmanlı Son Dönem Hukukçularından Seydişehirli Mahmut Esad'ın Hayatı, Eserleri ve İlmî Kişiliği", İslam Hukuku Araştırmaları Dergisi, sayı 2, s. 207-217, 2003. 
  41. Ekrem Buğra Ekinci, “Osmanlı Hukukunda Kardeş Katli Meselesi”, Prof. Dr. Fikret Eren’e Armağan içinde, Ankara: Yetkin, 2006, s. 1105-1117.
  42. Christopher Melchert, "Haim Gerber, State, Society, and Law in Islam: Ottoman Law in Comparative Perspective", The American Historical Review, Vol. 101, No. 4 (Oct., 1996), pp. 1256-1257.
  43. M. H. Hoeflich, "Law & Geometry: Legal Science from Leibniz to Langdell", The American Journal of Legal History, vol. 30, no. 2 (Apr., 1986), pp. 95-121.
  44. Engin Erdem ve Necmettin Pehlivan, "Varlığın ve Yokluğun Ötesi: Kemalpaşazade’nin 'Leys ve Eys’in Anlamının İncelenmesine Dair Risale'si", İslam Araştırmaları Dergisi, 2012, sayı: 27, s. 87-116.
  45. Harun Bekiroğlu, "Bir Felsefî Tefsir Örneği Olarak Muhammed Hâdimî’nin İbn Sina’ya Ait İhlâs Sûresi Tefsirine Haşiyesi", Hitit Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi, 2013/1, c. 12, sayı: 23.
  46. Hartmut Bobzin, “Immanuel Kant Und Die ‘Basmala’ Eine Studie Zu Orientalischer Philologie Und Typographie in Deutschland Im 17. Und 18. Jahrhundert”, Zeitschrift Für Arabische Linguistik, no. 25, 1993, pp. 108–131.
  47. Kale-i Sultaniyeli İbnürrahmi Ali Tayyar, “Doğru Sözler - Acı Hakikatler: Teceddüd Aleminde – Ba’îd Fikirler”, Beyânülhak, cilt: V, sayı: 116, sayfa: 2123-2125, İstanbul: Cem‘iyet-i İlmiye-i İslamiye, 28 Cemâziyelâhir 1329 / 13 Haziran 1327.